24 Ekim 2024 Perşembe

Güneş paneli yön tespiti ve verimi etkileyen durumlar.

Merhaba arkadaşlar;




 

 

 

 


 

Bugün ki yazımızda HVAC sistemlerinde destekleyici ve yenilenebilir enerjiler arasında en çok tercih edileni olan Güneş paneli sistemlerine bir bakış yapacağız Montaj ve imalatlar sırasında Türkiye şartlarında dikkat edilmesi gereken hususlar nelerdir, verime etkileyen durumlar hangileri bunları irdeliyeceğiz. Makalemizi beğenmeyi ve paylaşmayı unutmayın lütfen.

Güneş paneli montajı, HVAC (Isıtma, Havalandırma ve Klima) sistemlerinin enerji verimliliğini artırmada önemli bir rol oynar. Ancak, montaj aşamasında yapılacak hatalar, sistemin verimini olumsuz etkileyebilir. Güneş panellerinin doğru açıyla, doğru yere ve uygun koşullarda monte edilmesi, uzun vadede enerji üretim kapasitesini artıracaktır.

 

Türkiye İçin Güneş Paneli Açıları ve Konumlandırma

Türkiye’nin enlem ve boylamına göre (36°-42° Kuzey enlemleri), güneş panellerinin optimum açıları belirlenmelidir. Genel olarak, Türkiye’de güneş paneli montajı için şu kurallar uygulanmalıdır:

 

1. Eğim Açısı: Güneş panellerinin eğim açısı, Türkiye’deki farklı bölgelere göre değişir. Güneş panellerinin eğim açısı formülü:

 


 

Bu formül yaz aylarında maksimum üretim için enlemin 10 derece altı, kış aylarında ise 10 derece üstü eğim açıları kullanılarak uygulanabilir. Örneğin, Ankara için (39° Kuzey enlemi), panel eğim açısı yazın 29°, kışın ise 49° olmalıdır.

 


 

 

2. Yönlendirme: Güneş panelleri, maksimum güneş ışınımını almak için her zaman güneye bakacak şekilde yerleştirilmelidir. Güney yönünden sapma, enerji üretiminde %5 ila %10 arasında kayıplara neden olabilir.

 

3. Gölgeleme Etkisi: Panellerin montajında gölgeleme, büyük bir sorun teşkil eder. Bir panelin üzerine düşen gölge, tüm panel dizisinin üretimini azaltabilir. Gölgelemeden kaçınmak için panellerin birbirine olan mesafesi hesaplanmalıdır. Bu mesafe, panelin eğim açısına göre değişir ve formülü şu şekildedir:

 

Türkiye için, özellikle kış aylarında güneşin daha alçak bir açıyla geldiği göz önüne alındığında, paneller arasında daha fazla boşluk bırakılmalıdır.

Örneğin, İstanbul'da kış gündönümünde güneşin yüksekliği yaklaşık 27° civarındadır. Bu durumda, 1 metre yüksekliğindeki bir panel için minimum mesafe şu şekilde hesaplanır:

 

Yani, bu durumda paneller arasında en az 2 metre mesafe bırakılmalıdır.

4. Enlem ve Mevsimsel Değişimlere Göre Açı Ayarı: Türkiye gibi Kuzey Yarımküre’de bulunan ülkelerde, güneş panellerinin eğim açıları ve montaj mesafeleri, yıl boyunca güneşin açılarına göre ayarlanmalıdır. Kış aylarında güneş daha alçak bir açıyla geldiği için, bu dönemde gölgeleme riskini azaltmak amacıyla paneller arasındaki mesafe artırılmalıdır. Yaz aylarında ise güneş daha dik bir açıyla gelir, bu da panellerin daha yakın monte edilmesine izin verir.

5. Yönlendirme ve Panel Sıralaması: Güneş panellerinin her zaman güney yönüne bakacak şekilde yerleştirilmesi, gölgeleme etkisini en aza indirir. Paneller, doğrudan güney yönüne bakmadığında, sabah veya akşam saatlerinde birbirlerine gölge yapma ihtimali artar. Güney yönüne doğru yapılan montajlarda, güneşin hareketi boyunca en uzun süre ışık alma kapasitesi sağlanmış olur.

6. Yükseklik Farkı ve Katmanlama: Farklı yüksekliklerde ya da kademeli olarak monte edilen paneller, gölgeleme sorununu minimize edebilir. Birbirinin önüne dizilen paneller, arka sıradaki panellerin gölgelenmemesi için daha yüksek bir platform üzerine yerleştirilebilir.

 




 Verim Arttırıcı Önlemler

-Temizlik: Güneş panellerinin yüzeyinin düzenli olarak temizlenmesi, panel verimini %15’e kadar artırabilir.

-Soğutma: Güneş panellerinin arkasındaki sıcaklığın aşırı yükselmesi verimi düşürür. HVAC sistemlerinde güneş panellerinin alt kısmına soğutma sistemleri entegre edilerek, panellerin daha düşük sıcaklıkta çalışması sağlanabilir.

- Mikroinvertör Kullanımı: Büyük panel dizilerinde gölge gibi yerel etkilerden dolayı tüm sistem etkilenmemesi için mikroinvertörler kullanılabilir. Bu, özellikle çatıların tam güneş almadığı durumlarda verimi artırabilir.

 

Sonuç olarak, HVAC sistemlerinde güneş paneli montajında doğru açı ve konumlandırma, gölgeleme etkisinin minimize edilmesi ve düzenli bakım, güneş enerjisinden maksimum faydayı sağlamada büyük önem taşır.

 

 

Konu ile ilgili bir videoda hazırlıyoruz.  [Youtube] kanalımızdan izleyebilirsiniz.






 

 

 

 

Güneş panele yön tespiti ve verim hesapları ve seçimi ile ilgili en başarılı çözümü, piyasalarda 30. yaşını kutlayan, Türkiyenin ilk ve tek profesyonel ısıtma kilma soğutma hesap yazılımı MTH Paket içinde bulacaksınız. MTH Paketini yakından tanımak ve projelerinizde aradığınız kesin, hızlı, güvenilir çözümler için [burayı] tıklayınız..

 

Bir daha ki yazıda buluşmak üzere, hoşçakalın.

 

 

14 Ekim 2024 Pazartesi

CAV (Constant Air Volume) Sistemleri Çalışma Prensipleri ve Seçim Kriterleri

Merhaba arkadaşlar;

 

 

 

 

 

 

 



Bugün ki yazımızda HVAC sistemlerinde pratik olduğu kadar etkileri de büyük olan CAV sistemlerine bir bakış yaptık. Bildiğiniz gibi CAV (Constant Air Volume) sistemleri, sabit hava debisi sağlayan ve sıcaklık kontrolü üzerinden çalışma prensibine dayanan HVAC (Heating, Ventilation, and Air Conditioning) sistemleridir.
 



Bu sistemlerde, hava miktarı sabit tutulur ancak alanın sıcaklık ihtiyacına göre hava sıcaklığı düzenlenir. CAV sistemleri, genellikle tek bölge için kullanılan basit ve ekonomik çözümler sunar. Bu sistemlerin tasarımı ve işletimi, değişken hava debili (VAV - Variable Air Volume) sistemlerine kıyasla daha kolay ve daha düşük maliyetlidir.

 

Çalışma Prensibi

 

CAV sistemleri, adından da anlaşılacağı üzere, sabit bir hava debisi ile çalışır. Bu sistemlerde, iç mekanların sıcaklık kontrolü, genellikle hava sıcaklığının ayarlanmasıyla sağlanır. Hava hacmi sabit kaldığı için her bir mahalle üflenen havanın sıcaklığı, ısıtma veya soğutma ihtiyacına göre değiştirilir. Isıtma veya soğutma ihtiyacını karşılamak adına hava sıcaklığı düşürülür ya da artırılır.

 

Sabit hava debisi, iç mekanlarda belirli bir sıcaklık seviyesinin korunmasına yardımcı olur, ancak sistemdeki enerji verimliliği, değişken hava debili sistemlere göre daha düşüktür. Bu nedenle genellikle sabit yüklerin olduğu ticari ofis binaları, okullar, sinema salonları gibi yerlerde tercih edilir.

 

CAV Sistemlerinin Teknik Özellikleri

 

Bir CAV sisteminin teknik özellikleri, sistemin performansını ve verimliliğini etkileyen birçok faktörden oluşur. Bu özellikler, doğru bir cihaz seçimi yapılmasını ve sistemin istenilen koşullarda çalışmasını sağlamak açısından kritiktir. İşte CAV sistemlerinin temel teknik özellikleri:

 

1. Hava Debisi (CFM): CAV sistemlerinde hava debisi sabittir. CFM (Cubic Feet per Minute) cinsinden ölçülen bu debi, mahalle ihtiyaç duyulan hava miktarına göre belirlenir. Seçim yapılırken, mekanın boyutları ve kullanıcı yükleri göz önünde bulundurulmalıdır.

  

2. Isıtma ve Soğutma Kapasitesi: CAV sistemleri, belirli bir ısıtma ve soğutma kapasitesine sahiptir. Bu kapasite, ortamın konfor koşullarını sağlamak için gerekli olan enerji miktarını belirler. Sistemin kapasitesinin, mekanın ısı kazançları ve kayıplarına uygun şekilde seçilmesi gerekir.

 

3. Fan Performansı: CAV sistemlerinde fanın kapasitesi önemlidir. Sabit bir hava debisi sağladığı için fanın enerji tüketimi ve verimliliği, sistemin genel enerji verimliliği üzerinde önemli bir etkiye sahiptir. Yüksek verimli fan motorları tercih edilmelidir.

 

4.Filtrasyon: Havanın kalitesi, iç mekan hava kalitesini doğrudan etkiler. CAV sistemlerinde kullanılan filtrelerin verimliliği, iç ortama taşınan partiküllerin kontrolü açısından önemlidir. Yüksek verimli filtreler seçilmelidir.

 

5. Sıcaklık Kontrolü: CAV sistemleri sıcaklığı, mahalle gönderilen havanın sıcaklığını ayarlayarak kontrol eder. Bu nedenle, sıcaklık kontrol ünitelerinin hassas olması ve hızlı tepki verebilmesi sistem performansı açısından kritik bir faktördür.

 


 

 

CAV Cihaz Seçiminde Dikkat Edilmesi Gerekenler

 

CAV cihazları seçerken dikkate alınması gereken bir dizi önemli kriter vardır. Bu kriterler, cihazın performansı, enerji verimliliği ve işletme maliyetleri açısından büyük önem taşır.

 

1. Mekan Analizi: CAV cihazı seçerken ilk adım, mekanın doğru bir analizidir. Mekanın hacmi, ısı yükleri, insan yoğunluğu ve dış hava etkileri dikkate alınmalıdır. Bu veriler, cihazın kapasitesinin ve hava debisinin doğru seçilmesini sağlar.

 

2. Enerji Verimliliği: Enerji tüketimi, CAV sistemlerinin en önemli dezavantajlarından biridir. Dolayısıyla, enerji verimli cihazlar tercih edilmelidir. Yüksek verimli fan motorları ve optimize edilmiş hava debisi ayarları, enerji tüketimini minimize edebilir.

 

3. Akustik Performans: CAV sistemlerinde gürültü seviyesi, özellikle sessizlik gerektiren alanlarda (örneğin, ofisler, konferans salonları) önemli bir kriterdir. Fanlar, kanallar ve hava çıkış ünitelerinin akustik performansı iyi değerlendirilmeli ve mümkün olduğunca sessiz çalışan cihazlar tercih edilmelidir.

 

4. Sıcaklık Dalgalanmaları: CAV sistemlerinde sıcaklık kontrolü, hava sıcaklığının değiştirilmesiyle yapıldığından, sıcaklık dalgalanmalarına dikkat edilmelidir. Cihazın hızlı tepki verebilme kabiliyeti önemlidir. Aksi takdirde, iç mekanda konfor problemleri yaşanabilir.

 

5. Bakım Kolaylığı: CAV sistemlerinin uzun ömürlü ve sürdürülebilir olması için bakım kolaylığı da önemli bir faktördür. Cihazların düzenli olarak bakıma ihtiyaç duyduğu unutulmamalıdır, bu nedenle bakım erişimi kolay olan cihazlar tercih edilmelidir.

 

CAV sistemleri, sabit hava debisi ile çalışan ve genellikle tek bölgeyi kontrol etmek için kullanılan ekonomik HVAC çözümleridir. Cihaz seçiminde, mekan analizi, enerji verimliliği, akustik performans ve sıcaklık kontrolü gibi kriterler dikkatle değerlendirilmelidir. Doğru bir seçim, enerji tasarrufu sağlarken aynı zamanda kullanıcı konforunu maksimize eder.

 

Konu ile ilgili bir videoda hazırlıyoruz.  [Youtube] kanalımızdan izleyebilirsiniz.






 

 

 

 

CAV (Constant Air Volume) Sistemleri hesapları ve seçimi ile ilgili en başarılı çözümü, piyasalarda 30. yaşını kutlayan, Türkiyenin ilk ve tek profesyonel ısıtma kilma soğutma hesap yazılımı MTH Paket içinde bulacaksınız. MTH Paketini yakından tanımak ve projelerinizde aradığınız kesin, hızlı, güvenilir çözümler için [burayı] tıklayınız..

 

Bir daha ki yazıda buluşmak üzere, hoşçakalın.

11 Ekim 2024 Cuma

Kapalı Genleşme tesisatları için Kompresör seçimi

 Merhaba arkadaşlar;


 

 

 

 

 

 

 


Bugün ki yazımızda kapalı genleşme tankları için kurulması gereken basınçlı hava kompresör hesabında dikkat etmemiz gereken hususları inceleyip, bir örnek hesap çözümü yapacağız.Kompresör elemanları, hareketli parçaları olan basınçlı sistemler olduklarından kapasite ihtiyacı ve projelendirilmesinde ayrıca dikkatli çalışılması gereken bileşenlerdir.

Kapalı genleşme tankı tesisatlarında kompresör seçimi, sistemin gereksinimlerine göre dikkatlice yapılmalıdır. Doğru kompresör seçimi, sistemin verimli çalışmasını sağlamak ve aşırı basınç gibi olası sorunları önlemek için önemlidir. Bu seçim yapılırken aşağıdaki kriterler göz önünde bulundurulmalıdır:

 

1. Kapasite İhtiyacı:

Kompresörün kapasitesi, sistemde ihtiyaç duyulan basınç ve debi miktarına uygun olmalıdır. Kapalı genleşme tankı tesisatında sistem basıncı, sıcaklık ve akış miktarına göre seçilen kompresör, genleşme tankının uygun şekilde çalışmasını sağlar.

 

2. Basınç Değeri:

Kapalı genleşme tankı tesisatlarında genellikle sabit bir basınçta çalışmak gerekir. Kompresörün sağlayabileceği maksimum ve minimum basınç aralığı, sistemin ihtiyaçları ile uyumlu olmalıdır. Özellikle genleşme tanklarının işletme basınç aralıklarına uygun bir kompresör seçilmelidir.

 

3. Enerji Verimliliği:

Enerji tüketimi, kompresör seçiminde önemli bir faktördür. Enerji verimliliği yüksek kompresörler tercih edilmelidir. Bu, işletme maliyetlerini düşürür ve uzun vadede daha ekonomik olur.

 

4. Ses ve Titreşim Seviyesi:

Kompresörlerin çalışma esnasında çıkardığı ses ve titreşimler, sistemde rahatsız edici olabilir. Bu nedenle, düşük ses ve titreşim seviyelerine sahip kompresörler seçilmelidir.

 

5. Kompresör Türü:

Pistonlu, vidalı ya da santrifüj kompresör gibi farklı kompresör türleri vardır. Genleşme tankı sisteminin büyüklüğüne ve kullanım amacına göre doğru türde kompresör seçilmelidir.

 

6. Bakım ve Dayanıklılık:

Seçilen kompresörün bakım sıklığı ve dayanıklılığı da dikkate alınmalıdır. Yüksek dayanıklılığa sahip, uzun ömürlü ve bakımı kolay olan kompresörler tercih edilmelidir.

 


 

 

 

Örnek Kompresör Seçimi:

Kapalı genleşme tankı ile çalışan bir HVAC sistemini ele alalım. Bu sistemin gereksinimlerine göre aşağıdaki adımları izleyelim:

 

- Sistem Gereksinimleri:

  - Çalışma basıncı: 4 bar

  - Akış debisi: 1.5 m³/dakika

  - Çalışma sıcaklığı: 25°C

  - Ses seviyesi: 70 dB'den az olmalı

 

-Adım 1: Kapasite ve Basınç Seçimi

  Öncelikle sistemin ihtiyaç duyduğu debi ve basınç değerine uygun bir kompresör seçmeliyiz. Örneğin, 4 bar basınç sağlayabilen ve 1.5 m³/dakika debi sunan bir kompresör seçilir. Bu kapasiteye uygun bir vidalı kompresör, bu basınç ve debiyi sağlayabilir.

 

- Adım 2: Enerji Verimliliği

  Enerji verimliliği yüksek olan bir kompresör seçmek uzun vadede maliyetleri düşürür. Örneğin, IE3 enerji sınıfına sahip bir vidalı kompresör seçilebilir.

 

-Adım 3: Ses Seviyesi

  Kompresörün ses seviyesi 70 dB’in altında olmalıdır. Genellikle vidalı kompresörler, bu ses seviyesini aşmadan çalışabilir.

 

 


 

 

-Adım 4: Kompresör Türü

  HVAC sistemlerinde genellikle vidalı kompresörler tercih edilir çünkü daha sessiz çalışır ve daha enerji verimlidirler. Ayrıca, pistonlu kompresörlere kıyasla daha uzun ömürlüdürler.

 

-Adım 5: Dayanıklılık

  Uzun ömürlü ve bakım gereksinimi düşük bir kompresör seçilmesi önemlidir. Vidalı kompresörler bu özelliklere sahip olabilir.

 

Bu aşamalardan sonra örneğin **XYZ Model 45KW vidalı kompresör** bu sistem için uygun bir seçim olabilir.

Konu ile ilgili bir videoda hazırlıyoruz.  [Youtube] kanalımızdan izleyebilirsiniz.






 

 

 

 

Basınçlı hava kompresör hesapları ve seçimi ile ilgili en başarılı çözümü, piyasalarda 30. yaşını kutlayan, Türkiyenin ilk ve tek profesyonel ısıtma kilma soğutma hesap yazılımı MTH Paket içinde bulacaksınız. MTH Paketini yakından tanımak ve projelerinizde aradığınız kesin, hızlı, güvenilir çözümler için [burayı] tıklayınız..

 

Bir daha ki yazıda buluşmak üzere, hoşçakalın.

 

27 Eylül 2024 Cuma

80 Bin Yılda bir..

 Merhaba arkadaşlar;

 


 


 

 

 

 

 

Bugün sizleri mesleki bilgilerinin yanında severek paylaştığımız gökyüzü ve uzay konulu bir paylaşımla bilgilendireceğiz. İlk kez 14 Şubat 1990’da NASA’nın Voyager 1 uzay aracı tarafından çekilen Dünya’nın ikonik bir fotoğrafı ile uzayda ve bilinen evrende ne kadar küçük ve yalnız olduğumuzla ilgili sarsıcı kavrayıştan sonra evrene bakış açımız ve bilgiye olan açlığımız giderek artıyor.


Uzayı ve doğayı daha bire alıcı gözler ile tarıyor ve izliyoruz. İşte bu taramalar sonucunda dünyadan gözlemlenebilen gök cisimleri geçişlerine bir yenisi ekleniyor. Hem de 80 bin yılda bir gerçekleşen bir şekilde.

Bu olağanüstü gök cismi, en son Afrika'dan çıkan ilk insanlardan bazıları tarafından gözlemlenmişti. Bilim insanlarına göre, kuyruklu yıldızın Dünya'ya bu kadar yakın olması en son 80 bin yıl önce gerçekleşti. Tam 80 bin yıl sonra ilk kez çıplak gözle görülebilecek olan C/2023 A3 kuyruklu yıldızı, diğer adıyla Tsuchinshan-ATLAS, bu hafta gökyüzünde parlayacak. 

 

Bu muhteşem olaya tanıklık etmek ve kozmik şöleni izlemek için 27.09.2024 Cuma gününden itibaren dört sabah boyunca şafak vaktinde ufku taramanız yeterli. 27 Eylül Cuma ve 2 Ekim Çarşamba günleri arasında kuyruklu yıldızı gün doğumundan yaklaşık 40 dakika önce doğu-güneydoğu ufkunun birkaç derece üzerinde görebilecekler. yaklaşık 3 derece 1 parmağınızın ilk boğumu uzunluğundadır.

DERS2: Astronomide Açılar | Astronomi ve Astrofizik Dersleri - KBT Bilim  Sitesi

 

Bir daha ki yazımızda buluşmak üzere hoşçakalın..

 

16 Eylül 2024 Pazartesi

Hava kanalı hesap usüllerinin karşılaştırılması

Merhaba Arkadaşlar.


 

Bugün ki yazımızda HVAC sistemlerinin projelendirilmesi sırasında özellikle hava kanalı hesabı seçeneklerimiz ve bu hesap disiplinleri ile elde edilecek sonuçların birbirine göre avanytaj ve dezavantajlarını irdeliyeceğiz, makalemizi beğenip, paylaşmayı unutmayınız.

HVAC sistemlerinde hava kanalı projelendirilirken çeşitli hesap yöntemleri kullanılır. Bu yöntemler, sistemin verimliliğini ve konfor seviyesini belirlemekte kritik rol oynar. Aşağıda, kullanılan başlıca hava kanalı hesaplama yöntemlerini, avantaj ve dezavantajlarıyla birlikte inceleyelim.
 

1. Hız Metodu (Velocity Method)
Bu yöntem, belirli bir hız kriterine dayanarak kanal çaplarını ve hava debisini belirlemeye yönelik bir tekniktir.

Avantajları:
- Kolay uygulama: Hesaplamalar oldukça basittir ve hızlı sonuç elde edilir.
- Düşük maliyet: Kanallar, genellikle daha küçük çaplarda seçilir, bu da malzeme maliyetini düşürür.

  Dezavantajları:
- Yüksek gürültü riski: Daha küçük çaplar ve yüksek hava hızları gürültüye neden olabilir.
- Daha yüksek basınç kaybı: Yüksek hızlar, sistemde daha fazla basınç kaybına yol açar, bu da fan kapasitesinin artırılması gerekliliğine yol açabilir.
 

2. Debi Metodu (Constant Volume Method)
Bu yöntem, kanallarda sabit bir hava debisi sağlamak amacıyla kullanılır ve debinin sistem boyunca sabit kalmasını hedefler.

Avantajları:
- Kolay hesaplama: Belirli bir debiyi sabit tutarak kanalların boyutlandırılması kolaydır.
- Düşük gürültü: Hava hızı düşük olduğundan ses seviyesi de nispeten düşüktür.
 
Dezavantajları:
- Daha büyük kanal çapları: Hız düşürülerek debi sabit tutulduğunda, kanalların çapı büyür, bu da alan kullanımını zorlaştırabilir.
- Yüksek maliyet: Daha büyük kanal çapları malzeme maliyetini artırır.

3. Sürtünme Kayıp Metodu (Equal Friction Method)
Bu metotta, tüm sistem boyunca kanal içi sürtünme kaybının sabit tutulması hedeflenir.

Avantajları:
- Basit: Hesaplama ve tasarım açısından kolaylık sağlar.
- Dengeli dağıtım: Hava dağıtımı oldukça dengeli olur.
 
Dezavantajları:
- Fan kapasitesi artabilir: Sistem genelinde daha fazla fan kapasitesi gerektirebilir.
- Hız farkları: Kanalın farklı bölgelerinde hız farkları oluşabilir, bu da bazı bölgelerde ses ve titreşim yaratabilir.

 4. Statik Basınç Geri Dönüşü Metodu (Static Regain Method)
Bu yöntem, sistemde hava akışının her noktada aynı statik basınçta olması hedefiyle kanalların boyutlandırılmasını sağlar.

Avantajları:
- Daha verimli: Enerji verimliliği daha yüksektir, çünkü her noktada aynı basınç korunur.
- Dengeli hava dağılımı: Hava debisi ve hızları dengelidir, bu da konfor seviyesini artırır.
 
Dezavantajları:
- Daha karmaşık: Hesaplamalar diğer yöntemlere göre daha karmaşıktır.
- Yüksek maliyet: Kanal çapları genellikle daha büyük olacağından, maliyetler de artabilir.

Ductwork layout - ductwork design

 

Örnek Tasarım Üzerinden Karşılaştırma

Aşağıdaki örnekte, bir ofis alanında kullanılan bir HVAC sistemine ait hava kanalının farklı yöntemlerle tasarlandığını varsayalım.

- Hava debisi (Q): 3000 m³/h
- Hedef hız (Velocity Method): 10 m/s
- Statik basınç farkı (Static Regain Method): 250 Pa
 

Hız Metodu:
- Kanal çapı: 600 mm
- Hava hızı: 10 m/s
- Basınç kaybı: 80 Pa
 

Debi Metodu:
- Kanal çapı: 750 mm
- Hava hızı: 7 m/s
- Basınç kaybı: 50 Pa
 

Sürtünme Kayıp Metodu:
- Kanal çapı: 650 mm
- Hava hızı: 8 m/s
- Basınç kaybı: 60 Pa
 

Statik Basınç Geri Dönüşü:
- Kanal çapı: 700 mm
- Hava hızı: 7.5 m/s
- Basınç kaybı: 45 Pa

 

CFD ductwork design standard and optimised

 

Sonuçların Karşılaştırılması:

1. Maliyet: Hız metodunda en küçük kanal çapı kullanılırken, debi ve statik basınç geri dönüşü yöntemlerinde daha büyük çaplar tercih edilmiştir. Bu da hız metodunun malzeme maliyetini düşürdüğünü, fakat diğer yöntemlerde kanal çaplarının artmasıyla maliyetin yükseldiğini gösterir.
 
2. Gürültü: Hız metodu en yüksek hava hızını ve dolayısıyla en yüksek gürültü seviyesini yaratır. Debi metodu ise en sessiz yöntemdir.

3. Enerji Verimliliği: Statik basınç geri dönüşü metodu, en dengeli hava dağılımını ve en düşük basınç kaybını sağlayarak enerji verimliliği açısından avantajlıdır.

4. Fan Kapasitesi: Hız metodunda basınç kaybı yüksek olduğu için daha güçlü fanlar gerekebilir. Statik basınç geri dönüşü metodu, fan yükünü en aza indirir.

Bu sonuçlar, projeye ve kullanıcı gereksinimlerine bağlı olarak uygun yöntemin seçilmesine yardımcı olabilir. Gürültü önemli bir sorun değilse hız metodu maliyet avantajı sağlar, fakat sessizlik ve enerji verimliliği ön plandaysa statik basınç geri dönüşü daha uygun bir tercihtir.

 

Konu ile ilgili bir videoda hazırlıyoruz.  [Youtube] kanalımızdan izleyebilirsiniz.






 

 

 

 

HVAC Sistemlerinde Kullanılan Hava Kanalı hesapları ve seçimi ile ilgili en başarılı çözümü, piyasalarda 30. yaşını kutlayan, Türkiyenin ilk ve tek profesyonel ısıtma kilma soğutma hesap yazılımı MTH Paket içinde bulacaksınız. MTH Paketini yakından tanımak ve projelerinizde aradığınız kesin, hızlı, güvenilir çözümler için [burayı] tıklayınız..

 

Bir daha ki yazıda buluşmak üzere, hoşçakalın.